Piranaspor'dan Galatasaray'a yakınlığıyla bilinen "Derin Gırtlak" adlı kişinin yazdığı yazı şöyle:
"BİTSİN ARTIK BU AZAP"
Hayatım boyunca en sevmediğim insanlar; sevabı gösterişle yapanlardır. Sevabına selam bile vermeyecek tıyniyetteki kişiler, kulüp sevgisi, arma aşkı kisvesi altında büyük taraftar kitlelerine şirin gözükerek reklam yapmaya çalışan asalaklardır genelde…
Bu tiplerden her kulüpte vardır ama hiçbiri G.Saray’dakinin eline su dökemez. Kimden söz ettiğimi hemen anlamış olmalısınız:
Dinçer Azaphan…
Tanımayanlar için Dinçer Azaphan’ı anlatmaya başlıyorum:
"11 SPONSORLUK PARASI BEŞİKTAŞ'IN KOL SPONSORUNU GEÇMİYOR"
“Bu sezon 11 sponsorluk yapıyorum” diye övünüyorsun, verdiğin toplam para Beşiktaş’ın koluna aldığı reklam fiyatından daha ucuz…
Mesela en büyük gider kalemin olan kol sponsorluğu için ödemek istediğin rakam 8 milyon TL'ydi, başkan Dursun Özbek emrivaki yapıp bunu son anda 10’a çıkarttı. Aynı kol reklamına Beşiktaş 22, F.Bahçe 23 milyon TL alıyor. Yani burda yüzde 50 avantadasın…
"VERDİĞİ PARA 20 MİLYON TL BİLE DEĞİL"
Kol dışında, ona 300, buna 500 verip toplam 11 sponsorluğa 11 tane ayrı imza töreni yaptın. Hepsine ayrı basın toplantısı, naklen yayın, bir ton haber… G.Saray’a ödediğin toplam rakam 20 milyonu bile bulmuyor. Ama sen kendine 200 milyon liralık reklam yapıyorsun.
Medyada kendine yer bulmak için Mustafa Sarıgül’ün veliahtı gibi bütün cenazelerde imamdan daha iyi yer tutuyorsun.
G.Saray muhabirlerinin hepsini nasıl bağlamışsın, o da ayrı konu… Seninle ilgili objektif bir yorum, reklam kokmayan bir haber okumak imkansız. Adaylığını koysan ve sadece G.Saray muhabirleri oy kullansa Gazeteciler Cemiyeti Başkanı seçilirsin.
15 senedir her G.Saray maçında değişmeyen bir gelenektir. Kameralar mutlaka bir kez Protokol Tribünü’nü seçer, orada da Dinçer Azaphan bir defa gözükür. Rahmetli Özhan Canaydın döneminde, yani henüz çıraklık dönemindeyken G.Saray maçı hangi şehirde oynanıyorsa o ilin GSGM idaresini bağlayıp başkanın arkasındaki koltukta otururdun. Ne rüşvetler dağıttın o başkan arkası koltuklar için… Böylece kameralar seni mutlaka gösterirdi… Sonra deşifre olup bu yöntem ortaya çıkınca yönetmen Musa Çözen’e her sezon 50 bin Dolar ödeyip 34 maçta tribünde maç izlerken kendini çektirmeye başladın. Bu gizli reklam da uzun yıllar devam etti.
"FORMA YERİNE 100'ER LİRALIK TİŞÖRTLER VERDİN"
İnsan reklam için istediğini yapabilir. Kimseyi ilgilendirmez. Ama son yaptığın, artık beni zıvanadan çıkardı. İnsanları maça çağırdın. “Her gelene bedava forma vereceğim” dedin. Sonra “GS Store’da forma kalmamış” yalanıyla gelenlerin yarısına 100’er liralık tişörtlerden veya 200 liralık Metin Oktay formalarından dağıttın. Neymiş efendim 1000 kişi yerine 6 bin kişi gelmiş, forma yetmemiş. Çoğu kişi forma yerine nasihat aldı.
İnsanlara forma sözüyle fıstık atılan maymun muamelesi yapmaya kimsenin hakkı yok. Millet orda birbirine girecek, G.Saray’a yakışmayan görüntüler sergilenecek. Sen 799 liralık formalar pahalı geldi diye milleti kandıracaksın.
Kimsin sen Dinçer Azaphan?
Ne zaman düşeceksin G.Saray’ın yakasından?
Bu kulüp, yaşayan efsane Fatih Terim’i bile 3 defa gönderdi; bir tek senden kurtulamadı.
Haa bu arada, sosyal medyadaki trollerin ve medyadaki kalemşörlerin birazdan bize saldırmaya başlar…
Hepsini uyarıyorum:
Dinçer Azaphan’ın satın aldıkları dosyasını da bir tık sonra açacağım. Herkes hazır olsun."
(Piranaspor)