YAZARLAR NE DEDİ?
Galatasaray, Türkiye Kupası karşılaşmasında Elazığspor ile 1-1 berabere kalırken spor yazarlarından değerlendirmeler geldi.
DEVE MİSALİ
Deveye, "Neden boynun eğri?" diye sormuşlar. Deve de, "Nerem doğru ki..! demiş.. G.Saray'ın Elazığ önündeki kadro yapısı, oyun şekli ve oyuncuların ruh halleri "Deve" örneğine tıpa tıp benziyor. İlk eğrilik Riekerink'in tercih ettiği 11'di. Kupa'daki Elazığspor maçı oysa oynamayan oyuncular için büyük fırsattı.. Ama Hollandalı hoca bu şansı doğru kullanmadı. Galatasaray'ın ligde, üçü İstanbul'da biri Ankara'da 4 maçı kaldı. Alınacak 12 puan Galatasaray'ı zirve yarışının içinde tutar. Maç eksiği olan De Jong yerine Bursa maçının iyilerinden olan ve dinlendirilmesi gereken kaptan Selçuk'la başlamak anlamsızdı. Carole'ün yokluğunda sol bekte başarılı olan Linnes'i düşünmemek hataydı. (LEVENT TÜZEMEN 1)
RIEKERINK'E SORMAK LAZIM
Riekerink'e sormak lazım; Afrika Kupası'na gidecek savunmadan kestiğin Chedjou'yu oynatmak doğru muydu? O Chedjou kafaca tükenmiş olacak ki; maçta hiç yoktu, müthiş hatalar yaptı. Özellikle ikinci yarı Elazığ forvetleri eğer son vuruşlarda dengeli olabilseydi Galatasaray maçı kesin kaybederdi. Afrika'ya mı yoksa Fransa'ya mı gider bilemem ama Chedjou'nun tükendiğini görememek Riekerink'in eksikliğiydi. Ayrıca maç oynaması gereken Serdar Aziz'in güçlenmesi gerekçesiyle kadroya alınmaması şaşırtıcıydı. Serdar'ın bence gücü yerinde sadece maç eksikliğini gidermeye ihtiyacı var. (LEVENT TÜZEMEN 2)
TRANSFERİN DEFOSU
Elazığspor ikinci yarı Galatasaray'ı kanatlardan fena hırpaladı. Transferin defosu olan Cavanda hücumdan geriye çabuk gelemedi. Carole hücumda etkiliydi ama savunma yine zaafları vardı. Riekerink bence Linnes'i arkada Carole'ü önde kullanmayı diğer kupa maçlarında düşünmeli. Yasin ve Sinan ikilisi takım uyumdan ve pas birlikteliğinden uzak, tamamen kendi egolarını tatmin ederek oynadı.Galatasaray'ın en iyisi Hamit oldu. Tecrübeli oyuncu gücünün yettiğince mücadele etti, ayağındaki topları bilerek görerek kullanmaya özen gösterdi. (LEVENT TÜZEMEN 3)
KOLAY VE ZORDUR
Hem kolay hem zor maçlardır bunlar. Çünkü. Kupanın ilk maçları olması isteği azaltır. Yedek ağırlıklı kadro kaliteyi düşürür. Rakibin alt lig takımı olması konsantrasyonu zorlaştırır. Taraftarın ilgisinin olmaması coşkuyu bitirir. Bunun yanında kolay maçlardır. Çünkü... Kalite farkı sonucu çok farklı yapar. Alt lig takımı olması maçı tek kale yapar. Yedek kadrodan hep sürpriz oyuncu çıkar. Gelen taraftar hayalini kurduğu baskılı takımı izler. (HAKAN ÜNSAL 1)
AKILDA KALAN OLMUYOR
Kupa maçları ile formayı kapan kupa hediyesi Yasin ve Boreas gibi esen Sinan kenarları etkili ve akıllı kullandı. Bu ikili maçı koparabilecek işler yapıyor ama sonuca etkisi olmayınca yarım kalıyor ve akılda kalan bir performans olmuyor. Elazığ takımı çok normal olarak oyunu kendi sahasında kabul etti. Galatasaray’a karşı Türk Telekom Arena’da kalkıp da baskı yapmayı düşünecek kadar kendi gerçeklerinden kopuk değillerdi. Bu savunma mecburiyeti ve içgüdüsü Elazığ takımını ilk yarının sonuna kadar taşıyabildi. (HAKAN ÜNSAL 2)
TEK GOL TEK TAKIM
İlk yarı hep tek üzerinden gitti. Maç tek kaleydi. Tek gol vardı. Tek takım vardı. Galatasaray oyunu hep rakip alanda oynadı ama pozisyon üretkenliği açısından aynı yoğunluk yoktu. İkinci yarı Elazığspor’un özgüven patlaması yaşamasının sebebi, maçı tek devre ve tek kale sanan Galatasaraylı oyunculardı. (HAKAN ÜNSAL 3)
ELAZIĞ’IN MUSLERA’SI
Sinan, Cavanda, Josue ve Eren büyük takım oyuncusu psikolojisinden çıkamayıp maça giremeyenlerdi. G.Saray ilk yarı ciddi ve büyük takım gibi, ikinci yarı alt lig takımı gibi oynadı. Maçta akılda kalan tek şey, 21 yaşındaki genç kaleci Çağlar Akbaba idi. Muslera’nın Galatasaray’da yaptığı işleri Elazığspor için yaparak takımını oyunda tuttu. 1 puanı tek başına aldı. (HAKAN ÜNSAL 4)
İDEALE YAKIN KADRO VARDI
Maçı bitiren kadroya Sneijder’i ekle, Kasımpaşa maçına çıkarsın. Bu, Riekerink’in Elazığspor maçını ne kadar ideale yakın kadro ile oynadığının göstergesiydi. Rotasyonda as takım ağırlıklı bir kadro tercih edilmesi doğruydu. Fakat oyuna müdahalelerde girenlerle takım iyileşeceğine, sıradanlaştı. Galatasaraylı futbolcular maçın ilk yarısında takımlar arasındaki kalite farkını gösteren fotoğrafları verdi. Kadro idealleştikçe takım için oynayandan çok kendine oynayanlar çoğaldı. Carole’ün golü rakip savunma hatasından gelse de gole kadar organize ataklar yaptılar. Ancak daha bitirici olmaları gerekirdi. Elazığspor kalecisi Çağlar Şahin Akbaba, Elazığspor’un üzerinde bir potansiyele sahip olduğunu kurtarışları ile gösterdi. (MUSTAFA SAPMAZ 1)
GEÇEN SEZONA DÖNERLER
Devrenin bitimine yakın gelen gol, Galatasaray’ı rahatlatıp daha keyifli bir oyun ortaya koymalıydı. Aksine ikinci yarı maça gelen taraftarına dönüş yolunu düşündürtecek kadar sıkıcı bir futbol kıyafetini üzerlerine geçirdiler. İkinci yarı takım halinde yapılan hareketlerden çok bireysel çabaları izledik. Defans bekleri kaderlerine terk edildi. Önlerinde oynayan hücumcular geriye gelmeyince Elazığspor etkili oldu. Yasin’i kendine as takımda yer arayan futbolcu gibi oynarken gördük. Cavanda, Josue, Sinan, Chedjou ise hallerinden memnun olmalılar. Oynasak da olur, oynamasak da havasındaydılar. Gol atsa dahi Linnes’in Bursa maçındaki sol bek performansının ötesinde değildi. Laubaliliklerinin ve disiplinden uzaklaşmalarının sonucunda son dakika penaltısı ile cezalandırıldılar. Bu puan kaybını gruplarda telafi edebilirler, ancak bu görüntü ile ligde geçen sezonki performansa dönüş yaparlar. (MUSTAFA SAPMAZ 2)
Gelişmelerden haberdar olmak istiyor musunuz?
Google News’te Galatasaray Haberleri sitemize
abone olun.