Fransa basınına konuşan 39 yaşındaki eski Kamerunlu futbolcunun demeçleri şöyle...
"GALATASARAY AİLE TAKIMIYDI"
"Lille’de son sezonumda Şubat-Mart gibi sakatlandım. Öncesinde Galatasaray ile ufak bir temasımız olmuştu. Sakatlandıktan sonra bir telefon aldım. Telefonun diğer ucunda değişik bir Fransızca konuşan biri vardı. Bana Galatasaray kulüp tercümanı olduğunu ve Galatasaray Sportif Direktörü ve teknik direktörü ile beraber olduğunu söyledi. Bana, senin iyi olup olmadığını merak ediyorlar dedi. Aramızda anlaşma dahi yoktu ama benim nasıl olduğumu soruyorlardı. Lille bir aile takımıydı. Hata yapsanız bile tekrar forma şansı bularak bir sonraki hafta kendinizi affettirebiliyordunuz. Real Madrid, Manchester gibi kulüplerde olduğu gibi ilk hatanızda sizi silmiyorlardı. Galatasaray’dan gelen bu telefon sonrasında kendi kendime onların da bir aile takımı olduğunu düşündüm."
"HER MAÇ İÇİN 10.000€ ALACAKTIM"
"Açıkcası Galatasaray’ın bana verdiği kontrat, bir defans oyuncusu için gayet iyi bir sözleşmeydi. Üstelik Galatasaray’da primler de vardı. Maç kazanalım ya da kaybedelim oynadığım her maç için 10.000€ alacaktım. Fransa’da böyle bir şey göremezsiniz. 28 yaşındaydım. Kendi kendime Galasaray’ın Şampiyonlar Ligi’nde boy göstererek üst düzey futbol oynamaya devam edebileceğim, kupa kazanma hedefimi diri tutabileceğim ve bir taraftan da iyi para kazanabileceğim, bir yer olduğunu gördüm." şeklinde konuştu.